Akdeniz ve onu çevreleyen topraklardan ve geleneklerden ilham alarak, doğal, otantik ve etkili parfüm, cilt ve vücut bakım ürünleri tasarlayan L’Occitane, Türkiye’nin önde gelen geri dönüşüm, sürdürülebilirlik ve engellenebilir körlük için çalışan toplum liderleriyle bir araya geldi.
“L’Occitane’ı seçiyorum” ve “Favorim L’Occitane” mesajıyla sosyal medyada yayınlanmaya başlayan videolar, Türkiye’de büyütmeye çalıştıkları sürdürülebilir döngüsel ekonomiye önemli bir destek niteliği taşıyor. Favorim L’Occitane kampanyasına katılan, plastik, alüminyum ve kumaş gibi atık maddeleri olağanüstü sanat eserlerine dönüştüren Deniz Sağdıç, bir araya gelme nedenini “L’Occitane bugüne kadar mağazalarında hiç plastik poşet kullanmadı ve ekolojik ambalajlarıyla her yıl 200 ton plastikten tasarruf ediyor” şeklinde açıklıyor.
Ekolojik tarım ve kadına desteğin Nar Annesi
Kampanyanın bir diğer önemli ismi, İzmit Kandıra’da kurduğu organik tarım çiftliği ve yaşam merkezi Narköy’de 16 kadınla karbon ayak izi bırakmadan ekolojik tarım yapan Nardane Kuşçu. Nam-ı diğer Nar Anne. “Düşü olmayanın, işi de olmaz!” mottosuyla Türkiye’nin ilk tohum bankasını kuran Nar Anne adeta herkese köprü oluyor. L’Occitane ile bir araya gelişini ise, “L’Occitane, Burkina Faso’da bugüne kadar 42 bin 600 kadına sosyo ekonomik olarak destek oldu, hedef 60 bin kadın!” diyerek açıklıyor.
Türk dokuma sanatını dünyayla tanıştırdı
Dünyaca ünlü usta dokuma sanatçısı Fırat Neziroğlu, el yapımı tasarımlarında geri dönüştürülmüş kumaşlar kullanıyor ve sonsuz enerjisini yansıttığı sanatıyla geleceğe nefes oluyor. Anadolu’nun unutulmaya başlanmış dokuma sanatını, tasarladığı eserlerle yeniden canlandırmaya çalışıyor. Neziroğlu, “L’Occitane, mağaza dekorasyonlarında, koleksiyonlarında zanaatkarlarla çalışarak onların el emeğine değer veriyor” diyor.
Engellenebilir körlük
Altı Nokta Körler Vakfı Genel Müdürü Seçil Arıkan, 2018 yılında L’Occitane’ın başlattığı Beauty Box projesine vurgu yaparak, “Marka ile yaptığımız işbirliği şimdiye kadar 18 bin kişiye ışık oldu. Dünya çapında 1997’den beri 10 milyon kişi marka sayesinde göz tedavisi oldu. Hedef ise 2025’e kadar 15 milyon kişiye ulaşmak!” diyor.
Kitaplarının geliriyle 5 orman kurdu
Yazar ve doğa dostu Zeynep Bugay ise yıllardır kitaplarının geliri ile minik ormanlar yaratıyor, fidan bağışında bulunuyor. Şu ana kadar toplam 5 hatıra ormanı olan Zeynep Bugay, adeta hepimize oksijen oluyor. Bugay, altını çizerek “L’Occitane sayesinde Akdeniz havzasında 1000 bitki türü koruma altında” mesajı veriyor.
Doğa, kadın, zanaat ve sürdürülebilirlik için
Mağazalarında hiç bir zaman plastik poşet kullanmayan, plastik ambalaj bulundurmayan L’Occitane, büyük boy ambalajlar yerine çevreci yedekler ile bakım ürünlerini yeniden doldurmayı destekliyor. Hammadde teminini adil ticaret ve sürdürülebilir kalkınma ilkelerine göre yapan, hayvanlar üzerinde herhangi bir test uygulamayan marka, esansiyel yağların ruh ve beden sağlığı üzerindeki etkisini araştırarak aromaterapi ve fitoterapi üzerine yaptıkları çalışmalarla kullanıcılarının daha kaliteli bir yaşam sürmelerini hedefliyor. Markanın doğaya, insana saygı ilkesi kapsamında, tüm ürün koleksiyonlarının altında yatan gerçek hikayeler bulunuyor.