Türk Oftalmoloji Derneği, bir AbbVie şirketi olan Allergan’ın koşulsuz katkılarıyla hazırladığı ‘Glokom Gözünüzü Karartmasın’ adlı dijital kampanya ile Dünya Glokom Haftası’nda kalıcı görme kaybına yol açan hastalıkların başında gelen glokom hastalığına ve erken tanının önemine dikkat çekiyor.
Halk arasında göz tansiyonu adıyla da bilinen glokom, kalıcı görme kaybına neden olan hastalıkların başında geliyor. Sıklıkla 40 yaş üzerinde görülen ve yaygın bir göz hastalığı olan glokom, tüm dünyada geri dönüşümsüz körlük nedenleri arasında ilk sıralarda yer alıyor1. Her yıl Mart ayının ikinci haftası, bu hastalığa dikkat çekmek ve hastalık konusunda farkındalık yaratmak için “Dünya Glokom Haftası” olarak kabul ediliyor.
Türk Oftalmoloji Derneği, bir AbbVie şirketi olan Allergan’ın koşulsuz katkılarıyla bu yıl 6-12 Mart Dünya Glokom Haftası’nda glokom ile ilgili toplumda farkındalık yaratmak; hastaları ve hasta yakınlarını erken tanı, tedavi ve düzenli kontrolün önemi konusunda bilinçlendirmek amacıyla bir dijital farkındalık kampanyası başlatıyor. ‘Glokom Gözünüzü Karartmasın’ adlı kampanya kapsamında dijital platformlarda yayınlanan video, hastalıkta erken tanının önemine vurgu yapıyor. Hayatın içinden insanların yaşamlarındaki mutlu anlar ve güzel manzaralar ile başlayan videoda, yavaş yavaş gözükmeye başlayan “Glokom” belirtileri ve kararan görüntüler ile hastalığın tüm güzellikleri görünmez hale getirdiği anlatılıyor. “Erken tanıyla önlemler alınsın, glokom gözünüzü karartmasın” mesajıyla sona eren videoda, sinsice körlüğe yol açabilen glokom hastalığına karşı yılda 1 kez göz kontrolü yaptırmanın önemine değiniliyor.
Türk Oftalmoloji Derneği (TOD) Glokom Birimi Başkanı Prof. Dr. Ilgaz Yalvaç, migren sanılan baş ağrılarının altından aslında sinsice ilerleyen ve zamanla körlüğe yol açabilen glokom hastalığı çıkabildiğini, kişilerin genellikle 40 yaşından sonra yakın görme bozukluğu nedeniyle göz hekimine başvurduklarında glokom hastası olduklarını öğrendiğini anlattı. Yalvaç; “Glokom genellikle ileri yaş hastalığı olarak bilinse de gerçekte gençlerde, hatta yeni doğan bebeklerde ve çocuklarda dahi ortaya çıkabiliyor. Belirti vermeksizin seyreden hastalık, zamanında müdahale edilmediğinde körlüğe kadar giden sonuçlar doğurabiliyor. Oysa erken tanı ve müdahale ile hastalığı kontrol altına alabiliyor, görme yetisinin korunmasını sağlayabiliyoruz. Bunun için de toplumda glokom konusunda bilinç ve duyarlılığın artırılması büyük önem taşıyor” diye konuştu.
Türk Oftalmoloji Derneği (TOD) Glokom Birimi Başkanı Prof. Dr. Ilgaz Yalvaç ihmal edildiğinde görme kaybına neden olabilen glokomun aslında erken teşhis ve tedavi ile sonuç alınabilecek bir hastalık olduğunu hatırlattı. “Hastaların göz kontrollerini aksatmamaları, hastalığın kontrolü konusunda sorumluluk almaları büyük önem taşıyor. Prof. Dr. Ilgaz Yalvaç; TOD olarak göz sağlığı alanında uzun yıllara dayanan tecrübemizle, ‘Glokom Gözünüzü Karartmasın’ kampanyası ile hastalığa dikkat çekmek ve yılda 1 kez göz kontrolü yaptırmanın önemini vurgulamak istedik” dedi.