Between Two Voids, İstanbul’da yarım asırdan uzun bir süredir “görünür bir azınlık” olarak yaşamını sürdüren Amerikalı sanatçı Nancy Atakan’ın hayatına samimi bir bakış sunuyor. Yönetmen Letisya Tapan, kişisel arşivleri ve katılımcı anlatım biçimlerini bir araya getirerek, Nancy’nin kimliğinin zaman içinde nasıl evrildiğini inceliyor.
Varşova Film Festivali’ne katılan belgesel, uzun metraj film; hafıza, sanat, aidiyet ve direnç temalarını kültürel dönüşümler eşliğinde yeniden ele alıyor. Bu portre, yalnızca bir sanatçının hikâyesini değil; değişen manzaralar içinde var olmanın, direnmenin ve kimliğini yeniden tanımlamanın şiirsel bir kaydını sunuyor. Yönetmenliğini Letisya Tapan’ın yaptığı filmin yapımcısı ise Dilek Aydın. 1 saat 23 dakikalık filmin başrolünde Nancy Atakan var.
Letisya Tapan, Between Two Voids ile ilk uzun metrajlı belgeselini sunan, yükselen bir bağımsız yönetmen. İstanbul’da büyüyen Tapan, görsel anlatıcılığa olan tutkusunu NYU Tisch School of the Arts’ta aldığı film dersleriyle keşfetti. Ekonomi eğitiminin ardından İstanbul Bilgi Üniversitesi Görsel İletişim Tasarımı alanında yüksek lisans yaptı ve bugün Berlin merkezli bir üniversitede Görsel Antropoloji ve Medya yüksek lisansıyla anlatı ve etnografya alanındaki bilgisini derinleştiriyor.
Antropolojik bakış açısı, onun filmlerinde kimlik, hafıza ve kültürlerarası etkileşim temalarını benzersiz bir biçimde harmanlamasına olanak tanıyor.
Film yapımcılığının yanı sıra yaratıcı danışmanlık, sanat yönetmenliği ve iş yöneticiliği gibi farklı disiplinlerdeki deneyimi, anlatı yaklaşımına özgün bir katman kazandırıyor. İstanbul Art News için kaleme aldığı kültürel stil yazıları ve Berlin’de kurduğu ikinci el arşiv ve tamir atölyesi “Reparatur”, yönetmenin sürdürülebilirlik ve kültürel hafıza arasındaki ilişkiye olan ilgisini yansıtıyor.
Tapan’ın çalışmaları, kadınların toplumsal rolleri, kültürlerarası feminizm ve kimliğin politik-ekonomik yapılar içindeki inşası üzerine odaklanıyor. Daha önceki akademik araştırmaları arasında, İstanbul Sözleşmesi’ni ve Türkiye’de kadınların konumunu eleştirel biçimde irdeleyen Please Do Not Murder Your Darlings adlı proje bulunuyor.
Between Two Voids ile yönetmen, bu araştırmalarını kadın kimliğinin kuşaklar boyu dönüşen doğası, transmilliyetçilik ve kültürlerarası feminizm ekseninde daha geniş bir perspektife taşıyor.