Bir sembol ve efsane olan Lady Dior, Dior stilinin özünü ve mükemmelik anlayışını özetliyor. Maria Grazia Chiuri tarafından her sezon yeniden yorumlanan bu simge, daha önce görülmemiş varyasyonlarla ortaya çıkıyor ve Maison’un kimliğinin kalbinde yer alan miras ve yeniden icatlar arasındaki simyasal ve öncül bağları dokuyor.
Bu ikonik aksesuar, femininitenin birçok yönünü kutlayan özel bir kampanya ile daha da zenginleştiriliyor: Dior’un yeni elçisi Grammy Ödüllü şarkıcı-söz yazarı Rosalía, Lady Dior için Maison ile büyüleyici bir yaratıcı ittifak kuruyor.
Renklerin spontane duygusunu ve siyah-beyazın derin yoğunluğunu keşfeden Collier Schorr’un çektiği kareler, bir çoğulluk duygusunu yansıtıyor.
Yetenekli İspanyol şarkıcı, sadece bir mikrofon ve piyanoyla süslenmiş samimi bir ortamda – canlı performansa ile moda, sahne ve müzik arasındaki tutkulu bağlantılara saygı göstererek – sahne alırken fotoğraflanıyor. Amerikalı sanatçı ve fotoğrafçı, ışık ve gölgenin ortasında, Rosalía’nın doğal tekilliğini, manyetik aurasını ve Lady Dior’u kendisine ait kılma şeklini, zarafetin farklı ifadelerinin öne çıkmasına izin vererek etkili bir şekilde yakalıyor.
Zamansız bir arzu nesnesi olan bu olağanüstü çantanın mimari siluetinin altını çizen unsursa, sadeleştirilmiş bir saflık sanatı. İkonik “cannage” deseninin çizgileriyle dikilmiş mat veya rugan derisi, son derece özenli finişlerle Maison’un atölyelerinin eşsiz ustalığını ifade ederken; Mösyö Dior’u yansıtan neo-tılsımlar, “D-I-O-R” harflerinden oluşan “charm”lar da, Lady Dior’un cazibesini son bir zarafet dokunuşuyla noktalıyor.
Özgürlüğe övgü niteliğindeki bu kampanya, sanatın gücü ve Rosalía’nın ultramodernliği tarafından taşınan, canlı bir enerjiyle dolup taşan, yepyeni bir kendini kanıtlamayı temsil ediyor.
