Sağlıklı bir yaşam için hareketin devamlılığının sağlanması gerekli. Bu da sağlıklı eklemler ile mümkün. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Aydın Arslan, eklem ağrılarının tedavisinde doğru yaklaşımın nasıl olması gerektiğini yazdı.
Ağrı normal fizyolojik düzenin bozulması sonucu ortaya çıkan bir sinyal olarak algılanmalıdır. Vücudumuzda bir yerimiz ağrıdığında bu ağrılı durumdan kurtulmak isteriz. Bu çok doğal bir tepkidir ancak ağrıya neden olan faktörün ya da bozukluğun ortaya çıkarılması ve tedavi edilmesi sonradan telafisi mümkün olmayacak hastalıkların da önüne geçilmesini sağlayacaktır.
Eklem ağrıları en sık aşırı yorulma, travma, kireçlenme, iltihaplı ve romatolojik hastalıklar ve daha nadiren de metabolik ve onkolojik hastalıklara bağlı olarak görülür. Eklem ağrısı yaşayan bireylerin ağrının geçmemesi veya tekrarlaması gibi durumlarda mutlaka bir hekime başvurulması gerekmektedir.
Eklem ağrısı ve kireçlenme hastalığında erken teşhis ve tedavi çok önemlidir. Ağrıya veya hastalığın ilerlemesine neden olan faktör ortadan kaldırılmalıdır. Bireylerin yaşam şeklini değiştirmek gerekebilir. Kilo kontrolünün sağlanması, spor aktivitelerinin düzenlenmesi özellikle diz ve kalça ağrılarında yerde oturma bağdaş kurma gibi aktivitelerinin kısıtlanması önemli. Bel ve boyun ağrılarında ağır yüklerin dengesiz şekilde taşınmasının engellenmesi, ev işlerinde aşırı yorulmanın engellenmesi, masa başı çalışanların gün içerisinde belli aralıklarla egzersiz önerilmesi, yineleyici travmaların engellenmesi, aşırı uzun koşu ve yürüyüşlerin sınırlandırılması önerilir.
Ağrı kesiciler ağrı diğer yöntemlerle kontrol altına alınamadığında kullanılabilir. Zira ağrı kesicilerin bilinçsiz kullanılması bazı hastalıkların maskelenmesine ve ilerlemesine neden olabilir. Tedavide daha çok doğal yöntemler tercih edilmelidir. Egzersiz tedavileri yaşam şekli değişiklikleri ile birlikte çoğu zaman ağrının ve hastalığın kontrol altına alınmasını sağlar. Tedavide sürekliliğinde sağlanması hastalığın ortadan kaldırılmasını ve rahatsızlığın tamamen iyileşmesini sağlayabilir. Bu tedaviler kolajen, hyaluronic asit, glukozamin, kondroitin sülfat, c vitamini, bakır, çinko, selenyum ve b vitamini ve diğer vitamin kompleksleri ile desteklenebilir. Bu tedavilere rağmen iyileşmeyen eklem ağrısı veya kireçlenmelerde tedaviye enjeksiyon yöntemleri eklemek gerekebilir, enjeksiyon yöntemleri olarak; PRP (trombositten zengin sıvı), Proloterapi, Hyaluronic Asit, Kolajen, Kök Hücre vb. gibi uygulamalar tedaviye dahil edilebilir.
Yapılan tüm tedavilere rağmen ya da direkt cerrahi yöntem gereken hastalarda daha girişimsel işlemler gerekebilir. Ameliyat gereken hastalarda da ameliyatın geciktirilmesi tedavinin başarısını azaltacağından tedavi seçimi konusunda hekimlerin tercihleri yönünde planlama yapılmalıdır.
Eklem ağrıları veya kireçlenme hastalığı için yapılan operasyonlar genellikle yumuşak doku cerrahileri, artroskopik işlemler (kapalı kamera ile yapılan), kemik düzeltme işlemleri, protez cerrahilerini içerir. Yapılan cerrahi işlemler sonrasında da rehabilitasyon süreci çok önemlidir. Hastalığa neden olan etkinin ortadan kaldırılmış olması tedavinin başarısı açısından önemlidir. Ağrısız bir eklem hareket özgürlüğü için çok önemlidir. Hayat konforunuzun artması da ancak hareket ederek mümkündür.