Khilios markasının kurucusu Nilüfer Demirci ile marka hikayesini ve tasarımlarını konuştuk.
Çanta tasarımına nasıl yöneldiniz?
Ege Üniversitesi Sanat Tarihi bölümünden mezun oldum. Daha sonra İstanbul Moda Akademisi’nde moda tasarımı alanında eğitim aldım. Bir süre kişiye özel tasarımlar yaptıktan sonra 2016’dan itibaren yön değiştirip çanta tasarımına yöneldim. Ustalarla birebir çalışarak kendimi geliştirdim. İşe en basitinden kadife clutch yaparak başladım, ardından özel bir teknikle üretilen kordon çantalar geldi. Anadolu motiflerini günümüze uyarladığım çantalar yoğun ilgi gördü. 2017 yılından beri internetten satışa başladım. Ardından yavaş yavaş hem İstanbul’da hem Güney’de farklı mağazalar geldi.
Modeller nasıl çeşitlendi?
Benim için görsel referanslar önemli. Bir kumaşın dokusu, duruşu, parlaklığı ilham verebiliyor çoğu zaman. Sanat tarihi bölümünde mimari ağırlıklı dersler aldık. Bu sebeple ve özel ilgim de olduğu için mimari referanslar, geometrik şekiller, formlar beni tetikliyor. Kalıplı, sert dokular çantaya bir karakter kazandırıyor. Örneğin Gabrielle modelimiz keskin köşeleriyle öne çıkar. Tabii mimari açıdan bakınca İstanbul da çok ilham verici bir şehir.
Evet, bu sebeple marka ismi için de Kilyos’dan esinlenmişssiniz. Hikayesi nedir?
Tüm marka isimlerinin bir hikayesi olduğu gibi Khilios’un da bir hikayesi var. Marka ismi arayışımız başladığında hep ne olsun diye düşündük. Hem kadın markası çağrışımı olsun hem çanta markasına yakışır bir isim olsun, hem yerel, hem İstanbul çağrışımı yapsın istedik. İstanbul’da yerleşim yeri isimleri üzerinde daha çok yoğunlaştık. Çünkü yerel bir marka olmak bizim için önemliydi. Kilyos ismi hoşumuza gitti. Bunu biraz da yabancıların da okuyabileceği şekilde düzenledik ve Khilios oldu. Bir çanta markası olarak hem bizi (Khilios) hem de bir kadının karakterini mükemmel bir şekilde yansıttığına inanıyorum. Kilyos denizi; güzel, sıcak bazen sevecen bazen hırçındır; tam da bir kadın gibi çok değişken. Bir anı diğerine uymaz! Tıpkı bizim çantalarımız gibi. Deri, kadife, büyük, küçük, nakışlı, sade, gündüz veya gece kullanımı için; kısacası kadının bin bir haline uygun bir model mutlaka var. Kesinlikle sıkıcı değil.
Peki, neden çanta tasarımını seçtiniz?
Bir kadının özenerek seçtiği, satın aldığı ve büyük bir heyecanla elinde taşıdığı ve onunla fark edilmek istediği aksesuardır çanta. Kendimden yola çıkarak söylüyorum, şu da bir gerçek ki bir kadının asla yeterli sayıda çantası yoktur!
Size göre iyi bir çanta tasarlamanın ve üretmenin püf noktası nedir?
Öncelikle çantanın nasıl kullanılacağı çok önemli. Bu göz önüne alınarak malzeme seçimi yapılmalı. Çünkü her malzemenin kendi dili ve karakteri vardır. Sizin bunları doğru şekilde harmanlamanız gerekir. Malzemeler doğru olduktan sonra nihai tasarım sorunsuzca ortaya çıkıyor. Bazı durumlarda da malzeme sizi tamamen yönlendiriyor. Kordon çantalarımızda olduğu gibi. Malzemenin doğası gereği yapabileceklerimizin bir sınırı oluyor.
Tasarım aşamasında ilham kaynağınız ne oluyor?
Genelde ‘yeni bir çanta, model tasarlamam gerekiyor’ düşüncesiyle hiçbir zaman işe başlamam. Bir tasarımcı için çevresinde her şey bir uyarandır. Renkler, dokular, hisler, bir kitap, bir film, bir kumaş veya bir deri parçası; her şey ilham verici olabilir.
Khilios dendiğinde sizce akla neler gelmeli?
Güzel, kaliteli, kullanışlı, alışılmadık (sıradışı.)
Tasarımlarınızda kime hitap etmeyi hedefliyorsunuz?
Kendini özgürce ifade edebilen, belirli kalıplara ve etiketlere takılı kalmayan, kalmak istemeyen kadınları hedefliyorum. Yeniliklere açık, yeni tasarımları/markaları deneyimlemekten çekinmeyen kadınlar onlar.
Dünyada ve Türkiye’de çanta trendleri ne yönde?
Artık kişisel beğeniler ön planda, bir dönem büyük, bir dönem küçük modeller revaçtaydı. Artık her modeli aynı sezonda görebiliyoruz. Bu biraz da küçük tasarımcıların ön plana çıkmasından kaynaklanıyor. Eskiden büyük tasarımcılar yönlendiriyordu trendleri. Bence artık çantalar günlük ihtiyaçları yanında taşıyacak ebatta olmalı. Görselliğin yanında fonksiyonellik de önemli. Zamansız olmalı; 5 yıl, 10 yıl sonra da kullanılabilmeli. Kaliteli, tutarlı olmalı ve sürekliliğinin olması önemli. Tabii o zaman renkler de daha çok klasik oluyor. Ben bir çantamın, kullanan kişinin en yakın arkadaşı olmasını hedefliyorum.
Peki, hedefleriniz neler?
Sürekli model üretmek değil, modellerin klasikleşmesi hedefim. Logom göründüğünde hemen tanınması ve tabii İstanbul markası olarak yurtdışında da bilinir olmak diyebilirim
@khilios
#madeinİstanbul