Avrupa Birliği Başkanlığı’nın Ulusal Otoritesi olduğu Interreg NEXT Karadeniz Havzası’nda Sınır Ötesi İşbirliği Programı kapsamında, “Karadeniz Bölgesi’nde İklim Değişikliğine Yönelik Yerel Müdahale Kapasitesinin Güçlendirilmesi Projesi – (Strengthening The Local Intervention Capacities for Climate Change in the Black Sea Region Project) hayata geçiriliyor
Dünyada yaşanan iklim değişikliklerinden ne yazık ki Karadeniz Havzası da etkileniyor. Bölgede iklim gitgide Akdeniz Bölgesi’nin tipik ılık, kuru iklimine dönüyor ve ani yağış artışı gibi ekstrem hava olayları ortaya çıkıyor. Bu değişiklikler sağlık başta olmak üzere tarımı, ekosistemleri ve dolayısıyla da bölgesel ekonomileri ciddi anlamda tehdit ediyor. Bu sorunlara karşı acil ve etkili uyum planının oluşturulması gerekiyor. İşte bu tablodan yola çıkılarak geliştirilen “Karadeniz Bölgesinde İklim Değişikliğine Yönelik Yerel Müdahale Kapasitesinin Güçlendirilmesi Projesi”nin detayları, proje ortağı kurumların da katılımıyla İstanbul’da düzenlenen basın toplantısında kamuoyuyla paylaşıldı.
Karadeniz Havzası’ndaki çevre sorunlarının çözümünde, uluslararası işbirliği ve deneyim paylaşımı hayati öneme sahip. “Karadeniz Bölgesi’nde İklim Değişikliğine Yönelik Yerel Müdahale Kapasitesinin Güçlendirilmesi Projesi, İstanbul Teknik Üniversitesi’nin (İTÜ) koordinatörlüğünde Sakarya Büyükşehir Belediyesi, Kavala Belediyesi (Yunanistan), Mykolaiv Belediyesi/Ukrayna İş Destek Merkezleri Derneği (Ukrayna) ve Kobulety Belediyesi (Gürcistan) işbirliğiyle oluşturulan Konsorsiyum tarafından hayata geçiriliyor. 24 ay sürecek projenin ortakları, uzmanlıklarıyla en iyi uygulamaları paylaşarak iklim değişikliği ve çevre sorunlarına yenilikçi çözümler geliştiriyor.
İklim değişikliği ile müdahale kapasitelerinin artırılması hedefleniyor
Projeyle Karadeniz Havzası’nda iklim değişikliği etkilerinin incelenmesi ve yerel ölçekte müdahale kapasitelerinin artırılması hedefleniyor. İTÜ konsorsiyumun lider ortağı olarak, Ar-Ge faaliyetlerini yürütecek ve diğer ortakların iklim değişikliğine uyum süreçlerinde yönlendirilmesini sağlayacak. Projenin hedefleri arasında; konsorsiyumda yer alan yerel yönetimler için Yerel Uyum Planlarının oluşturulması, iklim değişikliği etkilerini azaltmak için yerel ölçekte uygulanabilecek stratejilerin belirlenmesi ve önceliklendirilmesi, yerel uyum planlarının izleme ve değerlendirilmesi ile sürekli iyileştirme altyapısının kurulması ve ilgili paydaşların uyum süreçlerine dahil edilerek farkındalıklarının artırılması yer alıyor.
Sürdürülebilir Park Uygulaması hayata geçirilecek
Projede yer alan faaliyetler ayrıca pilot ölçekli uygulamalar ile desteklenecek. Bu bağlamda, ortak belediyeler pilot uygulama olarak Sürdürülebilir Parkların inşasını gerçekleştirecek. Bu parklar, canlı laboratuvarlar olarak iklim dirençli altyapılar, yeşil alanlar ve sürdürülebilir uygulamaların hayata geçirilmesini ve deneyimlenmesini sağlayacak. Yenilenebilir enerji ve çevre dostu uygulamalara ev sahipliği yapacak Sürdürülebilir Parklar, ortak belediyelerin sorumluluğunda proje sonrasında da kullanılmaya devam edilecek. Bu doğrultuda, orta ve uzun vadede iklim değişikliği etkilerine karşı dayanıklılığının artırılması, sürdürülebilir arazi kullanım planlama uygulamalarının hayata geçirilmesi ve etkin su yönetimi stratejilerinin benimsenmesi hedefleniyor.
“Bu projenin temel hedefi Yerel Uyum Programları oluşturmak”
Projenin koordinatörlüğü görevini üstlenen Afet Yönetimi Enstitüsü’nden Doç. Dr. Ömer Ekmekçioğlu, basın toplantısında iklim değişikliğinin Karadeniz Havzası’na olan etkilerinden bahsetti ve ardından bu projeyle ilgili hedefleri şöyle özetledi: “Bu projenin temel hedefi, Karadeniz Bölgesi’nde iklim değişikliğiyle mücadele için uzun vadeli bir rehber olarak kullanılacak Yerel Uyum Programları oluşturmaktır.
Proje, iklim değişikliği etkilerine karşı yerel yönetimlerin müdahale kapasitelerini güçlendirmeyi, altyapının dayanıklılığını, sürdürülebilirliğini artırmayı ve bölgedeki yerel toplulukların uyum kapasitesini yükseltmeyi amaçlamaktadır. Bu doğrultuda, iklim değişikliği etkileri ve adaptasyon önlemlerinin önemi hakkında farkındalık yaratılacak, yerel yönetimler, vatandaşlar ve diğer paydaşlar arasında iş birliği ve bilgi paylaşımı teşvik edilecektir. Ayrıca sürdürülebilir park tasarımı gibi örnek uygulamalarla, çevresel etkiler en aza indirilecek, toplumsal refah desteklenecek ve ekonomik olarak sürdürülebilir çözümler sunulacaktır. Projede, iklim değişikliğine uyum stratejilerinin etkinliğini koruması amacıyla uyum planlarının sürekli olarak izlenmesi, değerlendirilmesi ve güncellenmesi sağlanacaktır. Paris Anlaşması’nın uzun vadeli hedeflerine katkıda bulunmayı amaçlayan proje, bölgedeki kırılganlıkları azaltarak ve sürdürülebilir kalkınmaya destek vererek iklim değişikliğine karşı dayanıklılığı güçlendirecektir. Son olarak, bu proje ile Karadeniz Bölgesi’nde iklim değişikliğine karşı uzun vadeli ve sürdürülebilir uygulamaları hayata geçirmesi beklenen karar vericiler ve politika yapıcıların ilgili mevzuatları şekillendirmesine destek olunması ve proje sonuçlarının sahiplenilmesini teşvik ederek bölgesel bir dönüşüm sağlanması hedeflenmektedir.”