Burçak Şenman, Hong Kong’daki Queens Cup Championship’te jimnastik alanında “Miss Queen” ünvanını ve “En İyi Performans” ödülünü aldı. Hedefinde ise 2024 Paris Olimpiyatları var. Detayları kendisinden dinleyelim.
Burçak Şenman’ı tanıyabilir miyiz?
22 Ekim 2002 yılı Salihli doğumluyum. İlköğretim ikinci sınıfa kadar Salihli’de okudum. Annem anaokulundayken beni baleye yazdırdı ve oradaki öğretmenimde çok esnek olduğum için beni cimnastiğe yönlendirdi. Daha sonra İzmir’e taşındık. Eğitimime ve cimnastik hayatıma İzmir’de devam ettim ve Aerobik cimnastik milli takımına girdim ve bu branşta Dünya ve Avrupa şampiyonalarına katılarak ülkemi başarılı bir şekilde temsil ettim. Daha sonra branş değiştirdim. Olimpik branş olan Ritmik Cimnastiğe başladım ve burada başarılarım iyice artmakta. Ayrıca İzmir Ekonomi Üniversitesi’nde yüzde 50 burslu İngilizce çevirmenlik okuyorum.
Cimnastiğe ne zaman başladınız?
3 yaşındayken çok hareketli, yerinde duramayan ve sürekli takla atan bir çocukmuşum bu özelliğimi annem iyiliğime çevirerek beni baleye yazdırmış. Daha sonra bale öğretmenim ‘’Sen doğuştan yetenekli, çok esnek ve güzel bir kızsın senin cimnastik yapman gerekiyor’’ demişti. O günden sonra cimnastiğe başladım.
Hong Kong’daki başarınızdan bahseder misiniz? Finalde neler hissettiniz?
Bu benim için en önemli yarışmaydı. Her sene sonu düzenlenen bir yarışma ve sadece 1. olanlara kraliçe ünvanı veriliyor. Stresliydi ama yarışmaya elimden gelenin en iyisini yapmak için odaklandım çünkü aylarca buna çalıştım ayrıca çok fazla fedakarlık ettim. Finale kaldığım ilk an anneme sarılıp mutluluktan ağladım ve ülkemi temsil edip İstiklal Marşı’nı okuttuğumda çok çok gururlu hissettim. Bu yarışmada hem kraliçe ünvanını ve en iyi performans ödülünü aldım. Bu yarışmadan sonra anladım ki insanların beni onaylamaması ya da dışlaması bir reddedilme değil doğru yolda olduğumun net göstergesiydi.
Bu spor dalına başlamayı düşünenlere tavsiyeleriniz neler?
Fazla disiplin gerektiren bir branş. Her gün antrenman yapılmalı ve tüm hayatını bu spora adamalı, istikrarlı ve kararlı çalışılmalı. Önemli olan pes etmemek, planlı ve programlı olmak.
Bu spor dalında antrenman sıklığı nasıl? Çalışma rutininizden bahseder misiniz?
Ritmik jimnastik dört aletle yapılan bir spor. Bu nedenle antrenman saatleri de uzun. Haftanın 6 günü 7-8 saat antrenman yapıyorum ve her aletle yarışma serimi geçiyorum. Çalışma rutinim ise ilk başta tabii ki ısınıyorum, iyice kendimi esnetiyorum sonra bale hareketlerime başlıyorum. Bale bittikten sonra denge ve dönüş hareketlerimi yapıp aletlerle tekrar yapıyorum. Antrenman sonunda yarım saat koşuyorum.
Projeleriniz neler?
İleriye dair çok fazla hedefim ve kendimden büyük beklentilerim var bunların başında 2024 Paris Olimpiyatları’nda kota kazanıp ülkemi temsil etmek buna ek olarak sporla ilgili reklam projelerine dahil olmak istiyorum.
